Filtreler
Filtreler
Bulunan: 9 Adet 0.002 sn
Tam Metin [1]
Tür [1]
Alt Tür [1]
Alt Tür 1 [2]
Bilimsel Araştırma Etkinlikleri [3]
Tarih [3]
WOS Kategorileri [1]
Projeler [1]
Yöresel Kayseri yemeklerinin enerji ve besin ögesi içerikleri ile diyet kalitelerinin değerlendirilmesi

Gizem Aytekin Şahin

Bildiri | 2023 | 2. Uluslararası Geleneksel Gıdalar ve Sürdürülebilir Beslenme Sempozyumu , pp.4 - 5

Aytekin Şahin G. Yöresel Kayseri yemeklerinin enerji ve besin ögesi içerikleri ile diyet kalitelerinin değerlendirilmesi. 2. Uluslararası Geleneksel Gıdalar ve Sürdürülebilir Beslenme Sempozyumu, Mersin/Türkiye, 5-6 Ekim 2023, ss. 4-5

- Correlation Between Parent’s Adverse Childhood Experience and Child’s Early Childhood Caries

Pınar Demir

Bildiri | 2023 | . , pp.1 - 1

Objectives: The aim of this study was to examine the behavioral health conditions associated with parents' retrospective ACE (Adverse childhood experiences) scores and their child's early childhood caries (ECC) in a family sample. Materials and Methods: Parents with children younger than 72 months were included in the study. A relational screening model was used. The research was carried out on the variables of ACE, ECC, nutritional habits, and oral hygiene habits. Chi-square and t-tests were used in the study. Multiple variables were evaluated with the artificial neural network (ANN) model. Results: While the mean age of 535 childr . . .en included in the study was 46.5 months, 52% were female. In the ANN model, there was a statistically significant relationship between both the S-ECC (severe early childhood caries) and ECC groups the educational status of the mothers, and the socioeconomic status of the family ( Daha fazlası Daha az

Injury Analysis Framework for Athletes

Zeki ORALHAN | Burcu ORALHAN

Bildiri | 2023 | 3rd International Conference on Design, Research and Development , pp.39 - 39

Sports has emerged as one of the world's major industries. Thus, athlete health is one of the most critical elements influencing the sector's profits and losses. When potential injuries or poor performance are expected, the risks can be reduced by assessing the players' physical health state and performance. Although traditional methods can only provide limited forecasts, machine learning approaches will allow us to take steps to improve athlete performance and avoid potential injury concerns. In this work, modeling was used to forecast athlete injury and poor performance risks using a rule-based expert system technique. The propose . . .d method has been implemented into software. With the model fed on the athletes' simultaneous data, it was able to take immediate action in the event of an injury or poor performance. This reduces the existing hazards for the invested sportsmen and allows them to perform better. In the study, the fuzzy logic approach was used for modeling, and an accuracy rate of 75.2% was obtained Daha fazlası Daha az

Campaign and Loyalty Management in B2B Field with Deep Learning Methods

Zeki ORALHAN | Burcu ORALHAN

Bildiri | 2023 | 3 rd International Conference on Design, Research and Development , pp.37 - 37

The paper presents a deep learning model for improving customer loyalty management in the business-to-business (B2B) field. In industries where technology is continuously evolving and competition is fierce, it is critical to maintain client loyalty and improve customer satisfaction. To generate a competitive advantage, the project aims to construct a deep learning-supported model to meet these objectives. The research is covered methodologies involving artificial intelligence algorithms such as deep learning to analyze customer behavior and preferences. Customer data was obtained from ERP systems. Afterwards, deep learning models CN . . .N, RNN and LSTM architectures were applied for modelling. The developed B2B-DL model has achieved high success in predicting customer behavior and offering customized offers. Improvements in customer loyalty management will bring great benefits to companies by causing customer satisfaction rates to increase significantly and customer loss to be reduced. Therefore, the study is showed that the use of deep learning methods in the B2B industry can play an important role in customer loyalty management. In the study, LSTM architecure was achieved the best performance with the accurate valuse as %8 Daha fazlası Daha az

İRRİTABL BAĞIRSAK SENDROMU OLAN HASTALARDA ORTOREKTİK EĞİLİMLERİN VE DİYET KALİTESİNİN YAŞAM KALİTESİYLE İLİŞKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Neşe KAYA | Aslı Gizem ÇAPAR | Merve KİP

Bildiri | 2023 | ASES INTERNATIONAL HEALTH SCIENCES CONFERENCE , pp.1 - 96

İrritabl Bağırsak Sendromu (İBS) olan bireyler için besinler, semptom tetikleyicileri olarak büyük bir önem taşır. Özellikle yaşanan semptomlar ve bu semptomların ortaya çıkmasından duyulan korku, İBS hastalarının yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bununla birlikte İBS ile yeme bozuklukları arasındaki çift yönlü ilişkiye ilgi giderek artmaktadır. Bu araştırma, İBS hastalarının ortorektik eğilimlerinin, gastrointestinal sistem semptom şiddetininin ve diyet kalitesinin yaşam kalitesine etkisini değerlendirmek amacıyla yürütülmüştür. Çalışmamızın verileri 1 Haziran 2023-31 Temmuz 2023 tarihleri arasında, “online anket yöntemi” kul . . .lanılarak toplanmıştır. Hastaların enerji ve besin ögesi alımları, 24 saatlik besin tüketim kayıt yöntemi kullanılarak saptanmıştır. Verilerin toplanmasında; yaşam kalitesinin değerlendirilmesi amacı ile İrritabl Bağırsak Sendromu Yaşam Kalitesi (İBS-YK), ortorektik eğilimlerinin değerlendirilmesi için Ortoreksiya Nervoza-11 (ORTO-11), gastrointestinal semptomların değerlendirilmesinde ise İrritabl Bağırsak Sendromu Semptom Şiddet Skoru (İBS-SŞS), diyet kalitesinin değerlendirilmesi için Sağlıklı Yeme İndeksi-2015 (SYİ) kullanılmıştır. Çalışmaya katılan hastaların %90,91’ını kadınlar oluşturmaktadır ve %57,02’si 18-30 yaş aralığındadır. Bireylerin İBS tanısı sonrasında %70,25’i diyetinde değişiklik yaptığını ve bunların %54,11’i diyetisyen desteği aldığını belirtmiştir. En sık yapılan diyetler glutensiz, düşük FODMAP ve laktozsuz olarak belirtilmiştir. Diyet uygulayan bireylerin SYİ puanları uygulamayanlara göre daha yüksektir (p=0,013). Hastaların SYİ skor ortalamalarının 49,90±14,42 olduğu saptanmıştır. İBS’li bireylerin İBS-YK ve ORTO-11 puanları arasında pozitif ilişki bulunmuştur (r=0,2538, p=0,005). İBS-YK ile İBS-SŞS arasında negatif yönlü ilişkili olduğu bulunmuştur (r=-0,6572, Daha fazlası Daha az

IRRITABL BAGIRSAK SENDROMU OLAN HASTALARDA ORTOREKTIK EGILIMLERIN VE DIYET KALITESININ YASAM KALITESIYLE ILISKISININ DEGERLENDIRILMESI. ASES INTERNATIONAL HEALTH SCIENCES CONFERENCE

Neşe KAYA | Merve KİP | Aslı Gizem ÇAPAR

Bildiri | 2023 | ASES INTERNATIONAL HEALTH SCIENCES CONFERENCE , pp.46 - 47

Özet İrritabl Bağırsak Sendromu (İBS) olan bireyler için besinler, semptom tetikleyicileri olarak büyük bir önem taşır. Özellikle yaşanan semptomlar ve bu semptomların ortaya çıkmasından duyulan korku, İBS hastalarının yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bununla birlikte İBS ile yeme bozuklukları arasındaki çift yönlü ilişkiye ilgi giderek artmaktadır. Bu araştırma, İBS hastalarının ortorektik eğilimlerinin, gastrointestinal sistem semptom şiddetininin ve diyet kalitesinin yaşam kalitesine etkisini değerlendirmek amacıyla yürütülmüştür. Çalışmamızın verileri 1 Haziran 2023-31 Temmuz 2023 tarihleri arasında, “online anket yöntemi . . .” kullanılarak toplanmıştır. Hastaların enerji ve besin ögesi alımları, 24 saatlik besin tüketim kayıt yöntemi kullanılarak saptanmıştır. Verilerin toplanmasında; yaşam kalitesinin değerlendirilmesi amacı ile İrritabl Bağırsak Sendromu Yaşam Kalitesi (İBS-YK), ortorektik eğilimlerinin değerlendirilmesi için Ortoreksiya Nervoza-11 (ORTO-11), gastrointestinal semptomların değerlendirilmesinde ise İrritabl Bağırsak Sendromu Semptom Şiddet Skoru (İBS-SŞS), diyet kalitesinin değerlendirilmesi için Sağlıklı Yeme İndeksi-2015 (SYİ) kullanılmıştır. Çalışmaya katılan hastaların %90,91’ını kadınlar oluşturmaktadır ve %57,02’si 18-30 yaş aralığındadır. Bireylerin İBS tanısı sonrasında %70,25’i diyetinde değişiklik yaptığını ve bunların %54,11’i diyetisyen desteği aldığını belirtmiştir. En sık yapılan diyetler glutensiz, düşük FODMAP ve laktozsuz olarak belirtilmiştir. Diyet uygulayan bireylerin SYİ puanları uygulamayanlara göre daha yüksektir (p=0,013). Hastaların SYİ skor ortalamalarının 49,90±14,42 olduğu saptanmıştır. İBS’li bireylerin İBS-YK ve ORTO-11 puanları arasında pozitif ilişki bulunmuştur (r=0,2538, p=0,005). İBS-YK ile İBS-SŞS arasında negatif yönlü ilişkili olduğu bulunmuştur (r=-0,6572, Daha fazlası Daha az

Besinler Ilacınız, Ilacınız Besinler Olsun. Afyon ve Istanbul Uluslararası Türk Islam Tıp Tarihi ve Etigi Kongreleri

Neşe KAYA

Bildiri | 2020 | Afyon ve Istanbul Uluslararası Türk Islam Tıp Tarihi ve Etigi Kongreleri , pp.46 - 47

Besinler Ilacınız, Ilacınız Besinler Olsun. Afyon ve Istanbul Uluslararası Türk Islam Tıp Tarihi ve Etigi Kongreleri

18-65 Yas Arası Kişilerde Sezgisel Yeme, Kısıtlı Yeme Davranışı Ve Duygusal Yeme Davranışları Arasındaki İlişkinin Değerlendirilmesi

Neşe KAYA

Bildiri | 2021 | 10. Ulusal Saglıklı Yasam Kongresi, , pp.22 - 22

Giriş - Amaç: Yeme bozukluklarının artışı, obezite ile birlikte ivme kazanmıştır ve artan mortalite ile ilişkilidir. Bu nedenle yeme bozukluklarının altında yatan mekanizmaları araştırmak ve çözüm yolları bulmak önem teşkil etmektedir. Duygusal yeme ve kısıtlı yeme davranışı gibi yeme davranışı kalıplarının yeme bozuklukları patofizyolojisinde birer faktör olduğu, sezgisel yemenin ise yeme bozukluklarının önlenmesi ve progresyonunun iyileştirilmesinde etkili olduğu vurgulanmaktadır. Bu nedenle bu çalışmanın amacı da sezgisel yeme, kısıtlı yeme davranışı ve duygusal yeme davranışları arasındaki ilişkiyi değerlendirmek ve tüm bu bileş . . .enlerin yeme davranışı kalıpları içerisindeki yerini ifade etme amacıyla literatüre yeni bir çalışma kazandırmaktır. Yöntem - Gereçler: Bu çalışma 26 Mart 2021-12 Nisan 2021 tarihleri arasında Google Formlar ile oluşturulan çevrimiçi anket ile 18-65 yaş arası katılımcılar üzerinde yürütülmüştür. Çalışmanın örneklem sayısı literatürdeki çalışmalar göz önünde bulundurularak G-Power programından yararlanılarak % 95 test gücü, α=0.05 yanılma payı ile 262 olarak hesaplanmış, çalışma sonunda 522 katılımcıya ulaşılmıştır. Çalışma için etik kurul izni ve katılımcıların onamı alınmıştır. Katılımcılara sosyodemografik özellikleri ve genel beslenme alışkanlıklarına ilişkin bir anket, sezgisel yeme durumlarını saptamak için Sezgisel Yeme Ölçeği-2 (SYÖ-2), kısıtlı yeme davranışları ve duygusal yeme durumlarını belirlemek için Hollanda Yeme Davranışı Anketi’nin (DEBQ) duygusal yeme ve kısıtlı yeme davranışları alt ölçekleri uygulanmıştır. Elde edilen verilerin istatistiksel analizleri IBM SPSS (IBM Corp., Windows için Versiyon 26.0) ile gerçekleştirilmiş, elde edilen kategorik veriler sayı ve yüzde, nicel değişkenler ortalama, standart sapma, minimum ve maksimum istatistikler ile özetlenmiş, bağımsız iki grup karşılaştırmaları t testi ile yapılmış ve nicel değişkenler arası ilişkiler ise Pearson Korelasyon katsayısı ile ölçülmüştür. Tüm analizlerde istatistiksel anlamlılık düzeyi % 5 olarak kabul edilmiştir. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen katılımcıların % 23,95’i erkek, % 76,05’i kadındır. Yaş ortalamaları 30,33±9,35’dir. Beden Kütle İndeksi (BKİ) ortalamaları ise 24,12±4,62 kg/m2 olarak belirlenmiş olup katılımcıların % 59,2’si normal BKİ kategorisinde (18,5-24,9 kg/m2) yer almıştır. Tüm katılımcılara ait SYÖ-2 toplam puan ortalaması 3,38±0,66, DEBQ Kısıtlı Yeme Davranışı Alt Ölçeği toplam puan ortalaması 2,79±0,88 ve DEBQ Duygusal Yeme Alt Ölçeği toplam puan ortalaması ise 2,23±1,19 olarak saptanmıştır. Ölçek puanları cinsiyetler arasında karşılaştırıldığında DEBQ Kısıtlı Yeme Davranışı Alt Ölçeği ve Duygusal Yeme Alt Ölçeği icin erkeklerin ortalamaları kadınların ortalamalarından istatistiksel açıdan anlamlı olarak duşuk bulunmuştur ( Daha fazlası Daha az

Juvenıl Idıopatık Artrıt'lı Hastaların Beslene Durumunun Değerlendirilmesi

Neşe KAYA

Bildiri | 2023 | 7. Çocuk Romatoloji Kongresi , pp.34 - 35

Giriş: Juvenil İdiyopatik Artrit’li(JİA) bireylerde; hastalık aktivitesi, kronik inflamasyon, kullanılan ilaçlar, fiziksel aktivitede azalma, yetersiz beslenme sebebiyle vücut bileşimlerinde değişiklik ve büyüme bozukluğu görülebilmektedir. Amaç: Bu araştırma JİA tanılı çocuk ve adölesanların beslenme durumlarının değerlendirilmesi, hastalık şiddetlerinin ve Akdeniz diyetine uyumlarının incelenmesi amacıyla 6-18 yaşları arasındaki 128 JİA tanılı ve 64 sağlıklı birey ile yürütülmüştür. Sonuç: Katılımcılara Akdeniz Diyeti Kalite İndeksi (KIDMED) uygulanmış, katılımcıların antropometrik ölçümleri, Biyoelektrik İmpedans Analiz (BIA) ölç . . .ümleri ve 3 günlük besin tüketim kayıtları alınmıştır. JİA’ lı bireylerin yaş ortalamaları 12.9±3.5 yıl; kontrol grubundaki bireylerin yaş ortalamaları 11.9±3.9 yıldır (p>0.05). JİA’ lı bireylerin yaşa göre enerji, protein, karbonhidrat, omega-3, omega-6, E vitamini, B1 vitamini, niasin, B6 vitamini, folik asit, magnezyum, fosfor, çinko, bakır, flor için günlük gereksinmeyi karşılama yüzdelerinin kontrol grubundaki bireylere göre daha düşük olduğu bulunmuştur ( Daha fazlası Daha az

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.
Tamam

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms