Cem Abdülkadir GÜRGAN

Diğer Bilimsel ve Sanatsal Etkinlikler | 2021 |

Diğer Bilimsel ve Sanatsal Etkinlikler

Nazire Nurdan ÇAKIR

Diğer Bilimsel ve Sanatsal Etkinlikler | 2021 |

Diğer Bilimsel ve Sanatsal Etkinlikler

Hikmetnur DANIŞMAN

Kitap Bölümü | 2023 | Orthodontics - Current Principles and Techniques , pp.1 - 24

Molecular nanotechnology is an engineering discipline that aims to construct devices and structures with precise placement of every atom. This discipline has emerged as an important innovation used in the fields of medicine and dentistry. Nanotechnology also has various applications in the field of orthodontics. Nanotechnology is being employed to enhance orthodontic treatment procedures by utilizing materials and coatings at the nano-sized. Nanocoatings improve the surface properties of orthodontic brackets and wires, reducing friction, while nanocomposites strengthen the materials. In addition, the utilization of nanosolutions and . . . the inclusion of nanomaterials in orthodontic agents aim to enhance oral hygiene and prevent white spot lesions (WSLs) by incorporating antimicrobial agents and effective products in nano-sized form. Smart materials and nanosensors also play a crucial role in the treatment process. These advancements brought by nanotechnology hold potential to deliver more effective and comfortable treatments in orthodontics Daha fazlası Daha az

Hikmetnur Danışman

Bilimsel Araştırma Etkinlikleri | 2022 | Türkiye Klinikleri, Necmettin Erbakan University International Dentistry Congress , pp.176 - 185

Bu çalışmanın amacı, elmas benzeri karbon kaplamanın ortodontik paslanmaz çelik tel ve braketlerin mekanik özellikleri ve aralarında oluşan sürtünme kuvvetleri üzerindeki etkisini incelemektir. Bu çalışmada 40'ar adet 0,022 inch sağ üst kanin braketi ve 0,019 x 0,025 inç paslanmaz çelik tel kullanılmıştır. Tellerin ve braketlerin yarısı fiziksel buhar biriktirme (PVD) tekniği kullanılarak elmas benzeri karbon (DLC) ile kaplanmıştır. Kaplamalı ve kaplamasız teller ve braketlerden oluşan farklı ikili gruplar Instron üniversal test cihazı kullanılarak sürtünme deneylerine tabi tutulmuştur. Braketlerin ve tellerin yüzey özellikleri Rama . . .n analizi, Taramalı Elektron Mikroskobu analizi, nano-sertlik testi ve temassız optik profilometre kullanılarak değerlendirilmiştir. Hem telin hem de braketin kaplamalı olduğu grubun sürtünme kuvveti değerleri diğer gruplara göre anlamlı derecede düşük bulunmuştur ( Daha fazlası Daha az

Hikmetnur

Bildiri | 2023 | 18.Uluslararası Türk Ortodonti Derneği Sempozyumu , pp.274 - 274

AMAÇ: Bu çalışmanın amacı mandibular sol yedi dişin kalsifikasyon aşamaları ile pubertal büyüme atılımı evreleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. GEREÇ VE YÖNTEM: Çalışmaya, 8-16 yaş aralığındaki 654 sağlıklı bireyin (245 erkek, 409 kız) panoramik ve el-bilek radyografileri dahil edilmiştir. İskeletsel matürasyon, Björk ve Grave & Brown’un tanımladığı 9 aşamalı sınıflandırmaya göre; dental gelişim ise Demirjian metoduna (Demirjian İndeks) göre belirlenmiştir. Demirjian indeksi ve el-bilek matürasyon evreleri arasındaki ilişkiyi belirlemek için Spearman’s Rho korelasyon katsayısı kullanılmıştır. BULGULAR: Her iki cinsiyette de, iske . . .let gelişim evreleri ile kesici dişler ve kızlarda birinci molar diş arasındaki ilişki istatistiksel olarak anlamsız bulunmuş olup, erkeklerde birinci molar dişte istatistiksel olarak anlamlı ancak düşük korelasyon (r=0.2307) tespit edilmiştir. Dental gelişim ile iskeletsel matürasyon arasında istatistiksel olarak anlamlı bulunan 4 diş için (kanin, birinci premolar, ikinci premolar, ikinci molar) korelasyon katsayıları: erkeklerde 0.6092-0.7031, kızlarda 0.3486-0.4714 ( Daha fazlası Daha az

HİKMETNUR DANIŞMAN

Bildiri | 2023 | 2.Uluslararası Erciyes Üniversitesi Diş Hekimliği Kongresi , pp.100 - 101

GİRİŞ Ve AMAÇ: Günümüzde sosyal medya ağlarına ilginin fazla olması ve gülümseme fotoğraflarının sıklıkla kullanılması sebebiyle estetik algısı değişmekte ve beğenilme isteği artmaktadır. Bu talepler doğrultusunda hastaları istedikleri ideal gülümseme estetiğine kavuşturabilmek diş hekimleri için başlıca hedefler arasındadır. Bu sebeple ideal gülümsemenin diş hekimleri, diş hekimi adayları ve toplum tarafından nasıl algılandığının iyi tanımlanması gerekir. Bu çalışmanın amacı, diş hekimliği öğrencileri ile meslek dışı öğrencilerin gülümseme estetiğinde dişeti görünüm miktarı açısından algılarının farklı olup olmadığını değerlendirme . . .ktir. GEREÇ-YÖNTEM: Farklı miktarlarda diş eti görünümüne sahip 8 adet görselin kullanıldığı bir anket hazırlanmıştır. Ankete yaşları 18 ile 35 arasında değişen, 80'i diş hekimliği fakültesinden, 70'i diğer fakültelerden olmak üzere toplam 150 öğrenci katılmıştır. Ankette kullanılan görseller, ideal gülümseme estetiği kriterlerine sahip olan yetişkin bir kadının cephe gülümseme fotoğrafı referans alınarak bu fotoğrafın Adobe Photoshop programında değiştirilmesiyle hazırlanmıştır. Katılımcılardan tüm görsellere çekicilik açısından 1 ila 10 arasında (VAS skorlamasına göre) puan verilmesi istenmiştir. İstatistiksel analizlerde; tanımlayıcı analizler, bağımsız örneklem t-testi ve Tukey testi kullanılmıştır. BULGULAR: Hem diş hekimliği öğrencilerinin hem de diğer bölüm öğrencilerinin en çekici buldukları gülümseme fotoğrafı referans fotoğraf olmuştur. (7,6 puan ±1,5, 7,4 puan±2,8 Daha fazlası Daha az

Beril DEMİRCAN | Pınar DEMİR

Makale/Derleme | 2023 | BMC Oral Health , pp.1 - 9

Abstract Aim This study aimed to evaluate the stress distribution caused by secondary trauma forces after regenerative endodontic treatment (RET) using diferent thicknesses of coronary barrier material with three-dimensional fnite element analysis(FEA). Method A control model was created using the tomography image of the immature maxillary central tooth with computer software.Study models were created with the modulus of elasticity and Poisson’s ratio of the materials used in RET.Enamel, dentin, cementum, periodontal ligament, cortical, and cancellous bone were modeled. Coronary barrier materials were applied in 3 mm and 5 mm thic . . .knesses (Model 1: control model, model 2:3 mm/Calcium Enriched Mixture(CEM), model 3:3 mm/Mineral Trioxide Aggregate(MTA), model 4:3 mm/Biodentin, model 5:5 mm/ CEM, model 6:5 mm/MTA, model 7:5 mm/Biodentin). For the trauma force simulation, 300 N force in the horizontal direction was applied to the buccal surface of the tooth in the frst scenario. For the second scenario, maximum bite force simulation, a force of 240 N in the oblique direction was applied to the palatal surface of the tooth. FEA was performed with Algor Fempro. The resulting stresses were recorded as Von Mises, maximum, and minimum principal stresses. Results Lower stress values were obtained in 5 mm models compared to 3 mm models. However, the diference between them was insignifcant. Lower stress values were obtained in all RET models compared to the control model. The lowest stress values in dental tissues and bone tissue were obtained in the CEM models. Conclusion This is the frst study in which the stress caused by diferent thicknesses of CEM on dental tissues was evaluated with FEA. RET strengthens immature teeth biomechanically. CEM and Biodentin are more successful materials in stress distribution than MTA. Considering the cost of treatment, 3 mm material thickness is ideal for RET since there is no signifcant diference between the stress values resulting from the use of 5 mm and 3 mm coronary barrier material. Keywords Regenerative endodontic treatment, Finite element analysis, Mineral trioxide aggregate, Calcium enriched mixture, Dental traumatolog Daha fazlası Daha az