Yazar "Sağsöz, Ayşe" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Efervesan C vitaminlerinin kompozit rezinlerin yüzey pürüzlülüğü ve renk stabilitesi üzerine etkisi(2022) Delikan, Ebru; Özgen, Süleyman; Sağsöz, Ayşe"Amaç: Bu çalışmanın amacı, efervesan C vitamin tabletlerinin kompozit rezinlerin renk değişimine ve yüzey pürüzlülüğüne olan etkisinin araştırılmasıdır. Gereç Ve Yöntem: Her bir restoratif materyal grubu (G-eanial posterior, Solidex) için için teflon kalıplardan (8 mm çap ve 2mm derinlik) 30’ar adet örnek hazırlandı. Örnekler LED cihazı (Planmeca Lumion, Planmeca Oy, Helsinki, Finlandiya) ile 20 saniye boyunca polimerize edildi. Post-polimerizasyon için distile su içerisinde 24 saat inkübe edildi. Her bir numunenin başlangıç renk değeri spektrofotometre cihazı (Vita Easyshade V, Vita Zahnfabrik, Almanya), başlangıç yüzey pürüzlülük değeri ise SJ-411 pürüzlülük test cihazı (Mitutoyo Surftest Analyzer) ile ölçüldü. Örnekler çalışma gruplarında iki farklı efervesan C vitamini solüsyonuna (Redoxon ve Ocean efervit) ve kontrol grubunda distile suya daldırılma durumuna göre rastgele 3 gruba ayrıldı. 28 günlük test periyodu boyunca günde 2 dakika numunelerin daldırılmasının ardından örnekler distile su ile yıkandı, nazikçe kurutuldu. Renk ve yüzey pürüzlülük ölçüm prosedürleri tekrarlandı. Her bir örnek için renk değişim değeri (?E00) ve yüzey pürüzlülük analizi için ortalama Ra değerleri hesaplandı. Ölçülen parametrelerin istatistiksel analizi için tek yönlü ANOVA kullanıldı. İkili karşılaştırmalar için Tukey testi ve bağımlı değişkenler için t testi yapıldı (p=0.05). Bulgular: Renk değişimi (?E00) sonuçları istatistiksel olarak incelendiğinde; restoratif materyalden bağımsız olarak en yüksek ?E değerleri Redoxon grubunda gözlendi. Her iki çalışma grubundaki G-eanial posterior numuneleri ve Redoxon'da inkübe edilen Solidex numuneleri, klinik olarak kabul edilemez renk değişikliği gösterdi. Ortalama pürüzlülük değerleri (Ra) istatistiksel olarak analiz edildiğinde, tüm gruplarda eşik yüzey pürüzlülüğünün (Ra=0,2 ?m) üzerinde pürüzlülük tespit edildi. Ancak gruplar arasında ilk ve ikinci ölçümler arasında pürüzlülük açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p>0.05). Sonuçlar: Efervesan C vitaminleri, test edilen kompozit rezinlerin renk değişiminde önemli ölçüde arttırırken, yüzey pürüzlülüğünde istatistiksel olarak anlamlı farklılığa yol açmamıştır."Öğe EĞİTİM YAPILARINDA ÖĞRENCİ ODAKLI TASARIM(2015) Şensoy, Selda Al; Sağsöz, AyşeEğitim yapıları, çocukların eğitim hayatına başlamalarıyla birlikte, evlerinde ve aileleriyle geçirdikleri vakitten daha fazlasını okulda öğretmenleri ve arkadaşları ile geçirmeleri nedeniyle, yaşantılarında çok önemli bir role sahiptirler. Eğitim birçok faktörün altında gelişen çok boyutlu bir olgudur. Bu faktörlerden biri olan eğitim binalarının fiziksel koşulları eğitim kalitesi üzerinde çok önemli rol oynamaktadır. Öte yandan öğrenme, öğrencinin motivasyonu ve fiziksel koşullarla ilgili olan karmaşık bir aktivite olup, eğitim kaynakları, öğretmenin kalitesi ve eğitim müfredatının yanında eğitim yapılarının fiziksel koşulları ve tasarımı öğrencinin öğrenme performansı üzerinde oldukça etkilidirler. Ancak, öğrenci üzerinde oldukça etkili olan bu yapı türlerinin tasarımında tüm dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de öğrencilerin hiçbir söz hakkı bulunmamaktadır. Ülkemizdeki mevcut okulların büyük bir kısmını kapsayan devlet okullarına bakıldığında, bağlama, yerel kültüre dikkat edilmeksizin standart tip projelerden oluştuğu dikkati çekmektedir. Oysa öğrencilerin zamanlarının önemli büyük bir bölümünü geçirdikleri bu binaların tasarlanmasında onların fikirlerinin alınması ve uygulanması, kendilerine olan güvenlerini arttıracağı gibi okullarına olan sorumluk ve sahiplenme duygularını olumlu yönde etkileyecektir. Çalışmada, eğitim yapılarının fiziksel mekân kalitesinin öğrencinin akademik başarısına ve öğrenme performansına pozitif veya negatif etkilerinin olduğu, fiziki koşulları kötü ve yetersiz olan okullardaki özellik/özellikler konusunda bahsettikleri, fiziki koşulları iyi olan okulların öğrencilerinin ise okullarının olumlu özelliklerini ön planda tuttukları, fiziki koşulları iyi olan okullardaki öğrencilerin okullarıyla ilgili yapılması istedikleri değişiklikler konusundaki beklentilerinin fiziki koşulları kötü olan okullardaki öğrencilerin beklentilerinden daha yüksek olduğu, okul bina yaşı ile öğrencilerin okul fiziksel özelliklerinden, mekânsal kalitesinden (fiziksel ortam öğeleri) ve güvenlikten duydukları memnuniyet düzeyleri, okulun öğrenci üzerinde oluşturduğu etki, öğrenci başarısı ve okul devamsızlığı arasındaki anlamlı ilişkinin olduğu, okulun dış görünüşünün davet ediciliği, çevreyle uyumu, dış cephe rengi, iç-dış kısmının görselliği gibi okul estetiğiyle ilgili özelliklerden memnuniyetin öğrencinin başarısını olumlu yönde etkilediği, okulun konumu, öğrenci sayısı, sınıf boyutu, mekânsal organizasyon ve mekânsal yoğunluğu, donatı, gürültü, havalandırma, ısı-sıcaklık, ışık, renk, temizlik, güvenlik, sembolik, estetik değer gibi faktörlerin kalite düzeylerinin yüksek olmasının ve okul tasarımında kullanıcı motivasyonunu, sosyal iletişimini, sağlığını, ailesi ile topluma karşı olan sorumluluk duygusunu ve davranışlarını olumlu yönde etkiledikleri, öğrencilerin eğitim-öğretim gördükleri ortamların, öğrencilerin fizyolojik, psikolojik-sosyal özellikleri ve istekleri göz önüne alınarak uygun hale getirilmesi, çocuğun hem akademik hem de sosyal yaşantısına pozitif katkıları olacağı saptanmıştır. katılımının sağlanmasının öğrencinin başarısını, Bu bağlamda, öğrencilerin okullarının mevcut fiziksel durumları hakkındaki düşüncelerini öğrenerek, okullarıyla ilgili yapılmasını istedikleri değişikliklerin saptandığı bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın verilerini elde etmek için gözlem, yerinde saptama ve anket teknikleri kullanılmıştır. Çalışma sonunda, literatür taraması, analizlerden ve kullanıcı katılımlı tasarım metodu kullanılarak elde edilen bilgiler ışığında mevcut okulların yenilenmesinde veya yeni yapılacak olan okulların tasarımlarına yönelik öneriler sunulmuşturÖğe GELENEKSEL TÜRK KENTLERİNDEKİ TARİHİ YAPILARIN VE ELEMANLARIN KAMUSAL MEKÂNLARIN OLUŞUMUNA ETKİSİ: ERZURUM KENTİ ÜÇ KÜMBETLER VE ÇEVRESİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA(2015) Özgen, Süleyman; Sağsöz, Ayşe; Kocatürk, FüsunGeleneksel Türk kentlerindeki kamusal mekânları oluşturan tarihielemanlar, bu alanları sınırladıkları gibi, bu mekânların ve çevrelerininoldukları kadar günümüz kentlerin de tanınmaları, öğrenilmeleri vealgılanabilirliklerinde de etkili olmaktadırlar. Çalışmada tarihi kentlerinmerkezlerini ve dolayısıyla da kamusal mekânların oluşumunda etkiliolan dini yapılar, çarşılar vb. elemanların bulunduğu alanların kentingeneline göre daha iyi korunduğu varsayımından yola çıkılmıştır.Bu bağlamda, araştırmada ele alınan alanın Üç Kümbetler veçevresi olarak seçilmesinin nedeni, Erzurum kentinin en eski yerleşimalanlarından biri olması, geleneksel kent elemanlarının yoğun olarak bualanda toplanması, bu elemanların kentin karakteristik özelliklerini eniyi biçimde temsil edebilmeleri ve alanın çevresel ölçekte korumayıgerektirecek kadar büyük bir bölgeden oluşması olarak açıklanabilir.Aru'nun Ulu Camii ve Çifte Minare gibi yapılar bu noktada bulunması vekenti, ana çıkış yollarına bağlayan kent içi ana arterlerin buradadüğümlenmesi nedeniyle birinci derece merkez olarak tanımlaması, bualanın önemini daha da vurgulamaktadır.Çalışmada, alanı tanımlayan elemanlar; Geleneksel konutlar,sokaklar ve tarihi anıtsal yapılar; kümbet, mezar, türbe, cami ve çeşmeolarak üç grupta toplanmış ve gerekli tespitler imar planına işaretlenerek,elde edilen bilgiler alanın hali hazır haritasından yararlanarak dahaayrıntılı vaziyet planı oluşturulmuştur. Çalışmada temsil edici özelliktaşıyan ve günümüzde kullanılmaya devam eden toplam 12 gelenekselkonuta yer verilmiştir.Konutlar gerek plan (mekân organizasyonu açısından) ve gereksegörünüşler (cephe elemanları) açılarında analiz edilmiş ve tipolojileriyapılarak, yoruma gidilmiştir. 2. aşamada ise seçilen bu alanın üçboyutlu modellemesi yapılarak tarihi yapıların ve elemanların gerçeğeyakın, mevcut diğer yapıların ise kütle bazında modellemeleriyerleştirilmiştir.Elde edilen bilgiler bilgisayar ortamına aktarılarak analiz matrislerioluşturulmuştur. Bu matrislerden elde edilen bilgilerden ağırlıklı tablolarmeydana getirilmiş ve tipolojiler elde edilerek, bu elemanların ErzurumKenti Üç Kümbetler ve çevresindeki kamusal alanların oluşumundakietkileri ortaya konmuştur. Elde edilen sonuçlar genel başlıklar halindeaşağıdaki gibi sıralanabilir:Geleneksel Türk kentlerinin aksine, modernist dönem yapılarıbirbirinden bağımsız mekânlar sunarlar. Oysa geleneksel kentdokusunda çeşitli katmanlar ve bileşenler içinde ele aldığımız kentselmekân, kentsel yaşamın ortaya konduğu yerlerdir ve kent imgesininoluşumunda büyük bir etkiye sahiptirler. Bu sokaklara kimlikkazandıran birçok görsel faktörler olabilir; ölçek, oran, ritim...vb. Bufaktörler çeşitli biçimlerde bu mekânların tasarımında kullanılabilirler.Tarihi ve geleneksel çevreler, iklimsel, kültürel ve toplumsaletkenlerle oluşan mimari biçimlerin, kuşaktan kuşağa çok azdeğişikliklerle aktarılması sonucu oluşmaktadır. Uzun süreler kullanılanve değişmeyen bu biçimler, mimarlıkta tasarımcının biçimlendirmeetkinliğini yönlendiren önemli bilgi kaynaklarıdır. Bu bağlamda, eldeedilen analiz sonuçlarının bölgedeki yeni yapılaşmalar açısından verioluşturabileceği düşünülmektedir. İncelenen alandaki tarihi eserlerinkonutlar dışında, dini /anıtsal yapılar ağırlıklı olmasından dolayı bualanın kentin geneline göre daha iyi korunduğu saptanan en önemlisonuçtur.Alanda yer alan konut örneklerinin çoğunluğunun sahip olduğuailenin adıyla tanınıyor ve biliniyor olması, konut-kimlik kavramınıngeleneksel konutlardaki hakimiyetini yani konutun aile ileözdeşleştirilmesini ortaya koymaktadır; sahiplenme, hakim olma vb. gibikavramlar korumada önemli faktörlerdir. Geleneksel Türk kentlerindemimaride konutla başlayan bu kavramlar ve dolayısıyla koruma bilinci,sokaklar, mahalleler ve bölgelerden başlayarak kent bütününe doğruyayılırlar.Kentin merkezi konumundaki bu alanda saptanan özellikler kentkullanıcılarının konut özelinde mahremiyet, komşuluk ilişkisi vb.ihtiyaçlarını karşılarken, sokaklar, meydancıklar vb. özellikler hem bubölgeyi kentin diğer bölgelerinden ayırmakta hem de sosyal ilişkileri;komşuluk, dinlenme, sohbet etme vb. davranış konumlarını daetkilemekte ve yönlendirmektedirler. Bölgede yer alan dini yapılar veelemanların varlığı da yine kamusal mekânların korunması,sürekliliklerinin sağlanması açılarından büyük ölçüde etkiliolmaktadırlar.Geleneksel Türk kentlerindeki tarihi çevrelerin taşıdıklarıanlamların, değerlerin ve biçimsel dillerinin anlaşılabilmeleri,yorumlanabilmeleri ve kullanılabilmeleri için bu alanlarda tipoloji çalışmalarının yapılması, çalışmaların üç boyutlu anlatımlarının ortayakonması belgeleme ve aktarma açılarından olduğu kadar, yenitasarımların çevreye etkisini bir bütün halinde görme, uygunluklarınıdeneme, farklı çözümler arayabilme ve kullanıcılara sunma açılarındanda büyük önem taşımaktadırlar.Öğe ÖĞRENCİ BAŞARISININ SINIFLARIN FİZİKSEL KOŞULLARI İLE İLİŞKİSİ(Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi, 2015) Şensoy, Selda; Sağsöz, AyşeBu çalışmanın amacı, sınıfların fiziksel kalitesini, öğrencilerin sınıflarının mevcut fiziksel koşulları ile ilgili olan memnuniyet düzeylerini belirleyerek, sınıfların fiziksel yapısının öğrencinin başarısı ve okula devamlılığı üzerindeki etkilerinin Trabzon’daki ortaokullarda araştırılması ve ortaya konmasıdır. Çalışmada, sınıfların fiziksel koşullarının öğrenci üzerindeki etkisini saptamak için anket tekniği uygulanmıştır. Anket formlarını kullanarak okul yöneticilerine ve öğrencilere bazı sorular sorulmuştur. Öğrenci formlarından elde edilen verileri değerlendirmek için okul yönetiminden öğrencilerin okula devamlılığı, SBS Seviye Belirleme Sınavı sonuçları, sınıf mevcudu, öğretmen ve çalışan sayısı bilgileri alınmış, ayrıca gözlem tekniği kullanılarak sınıfların mevcut fiziksel koşulları saptanmıştır. Literatür taraması ve analizlerden elde edilen bilgiler ışığında öğrencinin öğrenmesinin, başarısının ve motivasyonunun fiziksel kalite ile olan ilişkisi ve etkisi belirlenerek, öğrencinin başarısını ve motivasyonunu artıracak tasarım kriterleri ortaya konulmuştur.Öğe Öğrenci Başarısının Sınıfların Fiziksel Koşulları ile İlişkisi(2015) Şensoy, Selda Al; Sağsöz, AyşeBu çalışmanın amacı, sınıfların fiziksel kalitesini, öğrencilerin sınıflarının mevcut fiziksel koşulları ile ilgili olan memnuniyet düzeylerini belirleyerek, sınıfların fiziksel yapısının öğrencinin başarısı ve okula devamlılığı üzerindeki etkilerinin Trabzon'daki ortaokullarda araştırılması ve ortaya konmasıdır. Çalışmada, sınıfların fiziksel koşullarının öğrenci üzerindeki etkisini saptamak için anket tekniği uygulanmıştır. Anket formlarını kullanarak okul yöneticilerine ve öğrencilere bazı sorular sorulmuştur. Öğrenci formlarından elde edilen verileri değerlendirmek için okul yönetiminden öğrencilerin okula devamlılığı, SBS (Seviye Belirleme Sınavı) sonuçları, sınıf mevcudu, öğretmen ve çalışan sayısı bilgileri alınmış, ayrıca gözlem tekniği kullanılarak sınıfların mevcut fiziksel koşulları saptanmıştır. Literatür taraması ve analizlerden elde edilen bilgiler ışığında öğrencinin öğrenmesinin, başarısının ve motivasyonunun fiziksel kalite ile olan ilişkisi ve etkisi belirlenerek, öğrencinin başarısını ve motivasyonunu artıracak tasarım kriterleri ortaya konulmuştur.