Yazar "Taş, Ertuğrul" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe DEMOGRAPHIC FACTORS, SEXUAL IDENTITY AND SEXUAL FUNCTIONING OF TURKISH HETEROSEXUAL MALES(2019) Karayağız, Şaban; Taş, Ertuğrul; Subaşı, ZelihaThe purpose of this study was to investigate males' perspectiveson sexuality. Sexual identity, demographic factors and sexualfunctioning in males are important to examine how they perceive andunderstand when it comes to sexuality before and after the marriage.Few studies were conducted on male sexuality in Turkey. A total of 78healthy heterosexual males volunteered in order to collect data for thisresearch. Due to the potential insufficiency for the necessary number ofparticipants, they were selected with the snowballing data collectiontechnique. Their ages ranged between 23 and 57 years old with anaverage of 30. Most of them (61%) were either married or being in arelationship. They agreed to participate in this study and responded theitems in two questionnaires, demographic data form, and sexual historyquestionnaire. Questionnaire items included biological sexual identityand sexual orientation questions. The items on both forms were semistructured, prepared by the researchers with implementing relatedprevious studies. Findings showed that most of the participants had asexual interest in others including the girlfriend, neighbor, schoolmates,and relatives during adolescence and adulthood times. Their sexualfunctioning was sexual intercourse during these periods. They mainlymasturbate, prefer coitus at home at least twice a week, and highlysatisfied with their sexual life. According to our results, likemasturbation habits, Turkish males showed similar sexual behaviorsand functioning compared to their international counterparts. Theirsexual behaviors transform into adulthood, from erotic fantasies tophysical sexual activities. Several males (70%) continued masturbation after marriage, which was an unexpected result. 23% of the maleparticipants normally don’t expect extraordinary desires from theirpartners and almost none of the partners expect them, either. They holdthoughts of sexual fantasies more than partners.Öğe KADINA KARŞI ŞİDDET OLGUSUNA AKRABALIK SİSTEMİ, TOPLUMSAL CİNSİYET VE KADININ KÜTÜĞÜ BAĞLAMINDA BAKIŞ(2019) Taş, ErtuğrulSosyal, politik ve ekonomik alanlarda, aile ve çift hayatında,çatışmalı erkek ve kadın ilişkileri gözlemlenmektedir. Cinsiyetler arasıçatışmalar kadına karşı baskı ve şiddet davranışları, erkeğin fizikigücünü kullanması, kişilik bozuklukları gibi farklı nedenlerleaçıklanabilir. Bununla birlikte, klinik antropoloji klinik vakaların kişi,toplumsal yapı ve işleyişlerini analiz etme ve bilgi edinme imkânıverdiğini savunur. Bu bağlamda, çatışmalı kadın ve erkek ilişkilerinezemin hazırlayan toplum yapısı ve akrabalık sistemi gibi yapısalsüreçleri dikkate almak gerekir. Ait olunan akrabalık sistemi erkek vekadın için soya bağlanma ve soy sürme, evlilik ve yerleşim yeri kuralı veakrabalık terminolojisindeki pozisyonlarını tanımlar. Bu özellikleriçocuğun inşasıyla ilgili sosyal temsiller aracılığıyla biyolojikcinsiyetleriyle ilişkilendirir. Ataerkil ve baba soylu toplumsal yapı veakrabalık sisteminde soy sürme erkek üzerinden devam eder.Dolayısıyla erkek sabit ve sahip pozisyonda kalırken kadının sirküler veait konumda olur. Erkek, akrabalık sistemi ve nüfus kayıtlarındakütüğün sahibidir. Kadının ise kütüğü olmayıp, babasının veyakocasının kütüğünde kalır. Bu özellikler erkek ve kadın için toplumsalcinsiyet özelliklerine dönüşür. Erkeğin sahipliğini sorgulatan kadındavranışları ve kadının otonomisi şiddet ve baskı olarak kadına dönmeriski taşır. Özellikle kadın ve erkek ilişkilerini düzenleyen yasaların budurumu dikkate alması gerekir. Bu yapısal durumla ilişkili farkındalıkoluşmadan ve zorla dayatılan kadın ve erkek ilişkilerini düzenleyenyasalar erkek ve kadın kimliğinde gerilime neden olmaktadır.Öğe Sexual Behaviour in Turkish Women: Kayseri Case(Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Dergisi, 2018) Karayağız, Şaban; Taş, Ertuğrul; Subaşı, Zeliha; Öner, GökalpThis study examines sexual identity and orientation of Woman in Turkey. Sexuality is a subject that has been handled with clinical studies around the world for contemporary years. Research on sexuality is limited and mostly based on myths in Turkey. Therefore, this study is considered to provide useful sources on sexuality since it was conducted in Kayseri, a typical Anatolian Turkish city. Women’s sexuality has been dealt with in the context of the Sexofunctional Theory of François de Carufel, which focus on sexuality in a holistic approach. According to this theory, human sexuality is a structure that includes physical integrity, sexual functioning, sexual and social communication dimensions. 120 female patients agreed to participate in this study. Participants were selected through the purposive sampling technique. Semiconstructed questionnaires were utilized for data collection. The items on the questionnaire were prepared by researchers based on previous research papers. The results revealed that female sexuality starts with interactions during their adolescence and continues as a sexual partnership in adulthood. Participants were found to be open minded about sexual behaviors with their spouses. However, it has been seen that women should have more knowledge in topics such as sexual fun. Bu çalışmada, Türkiye'deki kadının cinsel kimliği ve yönelimi incelenmiştir. Cinsellik, son yıllarda dünya çapında klinik çalışmalarla daha fazlaca ele alınan bir konudur. Türkiye'de cinsellik üzerine yapılan araştırmalar sınırlı ve çoğunlukla cinsellik ile ilgili mitler üzerine yapılmıştır. Bu çalışma özgün bir Anadolu kenti olan Kayseri'de cinsellik konusunda yapılan bir çalışma olduğundan, çalışmanın ülkemizde yapılacak araştırmalar için yararlı bir kaynak olacağı düşünülmektedir. Kadın cinselliğini bütünsel bir yaklaşımla cinsellik üzerine odaklanan François de Carufel’ in Seksüel İşlevsellik Teorisi bağlamında ele almıştır. Bu teoriye; göre, insan cinselliği, fiziksel bütünlüğü, cinsel işlevselliği, cinsel ve sosyal iletişim boyutlarını içeren bir yapıdır. 120 kadın hasta bu çalışmaya katılmayı kabul etmiştir. Katılımcılar amaçlı örnekleme tekniği ile seçilmiştir. Veriler, yarı yapılandırılmış anketler ile toplanmıştır. Anket maddeleri, daha önce yapılan araştırmalardan yararlanılarak araştırmacılar tarafından hazırlanmıştır. Elde edilen sonuçlar, kadın cinselliğinin ergenlik dönemindeki etkileşimlerle başladığını ve yetişkinlikte cinsel ortaklık olarak devam ettiğini ortaya koymuştur. Katılımcıların eşleri ile cinsel davranışları hakkında açık fikirli oldukları elde edilmiştir. Öte yandan, kadınların cinsel işlevsellik, otoerotizm, toplumsal normların cinsellik üzerindeki etkisi gibi konularda daha fazla bilgiye sahip olmaları gerektiği görülmüştür.Öğe THE EFFECT OF NUMBER OF CHILDREN ON MARITAL SATISFACTION AND SPOUSE SUPPORT(Sivas Cumhuriyet University, 2019) Karayağız, Şaban; Taş, Ertuğrul; Hamurcu, ArzuThe purpose of this study was to investigate whether spousal support, highly correlated with marital satisfaction, is affected by the number of kids and other factors as they are the most important issues in a marriage. Findings are expected to benefit spouses for family planning regarding the number of children. In today’s society, marital satisfaction and spousal support are accepted the most important issues. Marital satisfaction is basically defined as the satisfaction that the couples get from marriage on a personal and environmental basis. Spousal support is accepted as the support they provide to each other. Recent studies showed that a positive correlation exists between spousal support and marital satisfaction. However, there are a few types of research on issues regarding their foundations. The study group consisted of 201 married in Kayseri province in Turkey. The Marriage Satisfaction Scale (MSS), the Spouse Support Scale (SSS) and a Demographic Form were utilized for data collection. Data analysis was conducted with statistical analysis including average scores, standard deviations, and Pearson correlation. The findings showed that a negative medium correlation existed for the participants with no kids and with four children compared to marital satisfaction and marital support levels. In addition, the higher the number of children, the higher the negative correlation between marital satisfaction and support was found. In conclusion, the number of children and other factors significantly affects spousal support and marital satisfaction.Öğe Transsective Identity Transition in Lesbian Sexual Directions and Clinical Case Study on the Future of the Lesbian Relationship(Düzce Üniversitesi, 2019) Taş, Ertuğrul; Batık, Meryem Vural; Öztürk, OnurIn this study, a case was analyzed that allows the question of sexual identity, sexual orientation and sexuality. Sexual orientation and gender identity were dealt with during the therapy session with the patient who applied to the clinic due to relational and sexual problems with her virgin lesbian partner and defined herself as a lesbian. The case has been reconfigured to understand the difference in gender identity and to take sexual position. Accordingly, the relationship psychically defined as a lesbian relationship has become psychically transsexual (heterosexual) and has led to the question of the future of the lesbian relationship. In this case analysis, sexual position taking, sexual identity, sexual orientation and sexual behavior were examined through lesbian and transsexual relations.Öğe Türk Kadınlarında Cinsel Davranış: Kayseri Örneği(Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, 2018) Karayağız, Şaban; Taş, Ertuğrul; Subaşı, Zeliha; Öner, GökalpBu çalışmada, Türkiye'deki kadının cinsel kimliği ve yönelimi incelenmiştir. Cinsellik, son yıllarda dünya çapında klinik çalışmalarla daha fazlaca ele alınan bir konudur. Türkiye'de cinsellik üzerine yapılan araştırmalar sınırlı ve çoğunlukla cinsellik ile ilgili mitler üzerine yapılmıştır. Bu çalışma özgün bir Anadolu kenti olan Kayseri'de cinsellik konusunda yapılan bir çalışma olduğundan, çalışmanın ülkemizde yapılacak araştırmalar için yararlı bir kaynak olacağı düşünülmektedir. Kadın cinselliğini bütünsel bir yaklaşımla cinsellik üzerine odaklanan François de Carufel’ in Seksüel İşlevsellik Teorisi bağlamında ele almıştır. Bu teoriye; göre, insan cinselliği, fiziksel bütünlüğü, cinsel işlevselliği, cinsel ve sosyal iletişim boyutlarını içeren bir yapıdır. 120 kadın hasta bu çalışmaya katılmayı kabul etmiştir. Katılımcılar amaçlı örnekleme tekniği ile seçilmiştir. Veriler, yarı yapılandırılmış anketler ile toplanmıştır. Anket maddeleri, daha önce yapılan araştırmalardan yararlanılarak araştırmacılar tarafından hazırlanmıştır. Elde edilen sonuçlar, kadın cinselliğinin ergenlik dönemindeki etkileşimlerle başladığını ve yetişkinlikte cinsel ortaklık olarak devam ettiğini ortaya koymuştur. Katılımcıların eşleri ile cinsel davranışları hakkında açık fikirli oldukları elde edilmiştir. Öte yandan, kadınların cinsel işlevsellik, otoerotizm, toplumsal normların cinsellik üzerindeki etkisi gibi konularda daha fazla bilgiye sahip olmaları gerektiği görülmüştür.Öğe TÜRKİYE’DEN BELÇİKA’YA DAMAT GÖÇÜ VE PSİKOLOJİK ETKİLERİ(2018) Taş, ErtuğrulHer yıl çok sayıda kadın ve erkek, Belçika’da yaşayan Türk asıllı gençlerleevlenerek aile birleşimi çerçevesinde Türkiye’den Belçika’ya göç etmektedirler. Bukişiler Belçika’ya yerleşmiş göçmen Türkler tarafından “gelinler” ve “damatlar”olarak adlandırılmaktadırlar. Kadının kocasının evine gelmesi ataerkil Türk toplumundavar olan evlilik ve ata-koca merkezli veya neolokal yerleşim yeri kuralınauygundur. Fakat erkeğin karısının evine yerleşmesi söz konusu evlilik ve yerleşimyeri kuralını tersine döndürmekte, yerleşim yeri matrilokal ya da kadın merkezliyerleşim yerine dönüşmektedir. Damat ve kendisini Belçika’ya getiren eşi bu değişimiönceden kestirememektedir. Yerleşim yerinin matrilokal olması erkek içinpsikolojik ve sosyal dengeleri bozucu sonuçlar doğurmaktadır. Erkek, otonomisinikaybetmekte, dil ve ekonomik konularda eşine bağımlı kalmaktadır. Bu durum erkeğinsosyal reşitliğini kaybettiği “kişi silinmesi” olarak tanımlanmaktadır. Sonuçtaçok sayıda damatta; psikolojik acı, depresyon, kaygı bozukluğu, cinsiyet kimliğindebozulma, psikotik bozukluklar gibi farklı klinik durumlar gözlemlenmektedir